Evde Doğum Yapmak Mantıklı mı ?

“`html

Evde Doğum Yapmak Mantıklı mı?

Evde doğum yapmanın mantıklı olup olmadığı birçok kişi tarafından tartışılmakta. Uzmanlar, plansız ev doğumlarının önerilmediğini ve doğum işleminin hastane ortamında gerçekleştirilmesinin daha uygun olduğunu dile getiriyorlar.

Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Yılmaz Esencan, Türkiye’de evde doğumun yasal bir hak olduğunu belirtti. “Hiçbir yasal düzenleme, bir kadının bebeğini ev ortamında doğurmasına engel olamaz. Ancak uygulama alanında problemler mevcut. Sağlık Bakanlığı, doğumların hastane ortamında yapılmasını tavsiye ediyor ve devlet güvencesi altındaki doğum hizmetleri neredeyse yalnızca hastanelerde sunulmakta,” şeklinde konuştu. Esencan, özellikle riskli durumlar için evde doğum yapılmasını önermediklerini vurguladı.

Türkiye’de Evde Doğum Yasal mı?

Dr. Yılmaz Esencan, evde doğum konusunun bu yıl daha fazla gündem olduğunu ifade etti. “Türkiye’de evde doğum, yasal bir haktır. Ancak uygulama zorlukları mevcut. Sağlık Bakanlığı’nın önerileri doğrultusunda, doğumların hastane ortamında yapılması teşvik ediliyor ve bu da evde doğum yapmak isteyen kadınları eğitimli bir ebe ve kadın doğum uzmanı bulma zorunluluğu ile karşı karşıya bırakıyor,” dedi.

Evde Doğumun Artıları ve Eksileri

Dr. Yılmaz Esencan, planlı ev doğumlarının, düşük riskli gebeliklerde ve uygun şartlar sağlandığında güvenli olabileceğini belirtti. “Kadınlar evde doğumu tercih etme nedenleri arasında doğum ortamını kontrol etme, tıbbi müdahalelerden kaçınma ve daha huzurlu bir ortamda doğum yapma isteği bulunmaktadır. Ayrıca planlı ev doğumlarında, sezaryen ve doğum indüksiyonu gibi müdahalelerin sıklığı azalmakta. Ancak plansız doğumların hem anne hem de bebek için ciddi sağlık sorunları taşıyabileceğini unutmamak gerekiyor,” dedi.

Evde doğum mantıklı mı?
Evde doğum mantıklı mı?

Evde Doğum Güvenli mi?

Son yıllarda doğumun doğal sürecine saygı gösteren, müdahalesiz ve anne merkezli yaklaşımların popülaritesi arttı. “Evde doğum güvenli mi?” sorusunun sıkça gündeme geldiğini ifade eden Dr. Esencan, belirli koşullar altında evde doğumun güvenli olabileceğini belirtti. 2019 yılında yapılan bir araştırma, planlı ev doğumları ile hastane doğumları arasında yenidoğan ve perinatal ölüm oranlarında anlamlı fark bulunmadığını ortaya koydu.

Acil Durumlarda Ne Olur?

Eğitimli ebelerin acil durumlarda gerekli müdahaleleri yapabilecek şekilde donatıldığını belirten Dr. Esencan, “Acil bir durumda hızlı bir şekilde hastane transferi sağlanabilmektedir,” dedi. Ayrıca, Hollanda’daki bir araştırma, doğum sonrası kanama gibi durumlarda ebelerin müdahale yeteneklerinin önemini vurguladı.

Evde Doğumun Faydaları

Evde doğum, yalnızca fiziksel değil, psikolojik ve sosyal faydalar da sunmaktadır. İngiltere ve İrlanda’daki araştırmalar, evde doğum yapan kadınların emzirme oranlarının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Planlı ev doğumları, düşük riskli gebeliklerde uygun sağlık sistemleriyle gerçekleştiğinde güvenli bir seçenek olabiliyor.

Ebelik Mesleği: “Yaşayan Kültürel Miras”

Dr. Esencan, ebelik mesleğinin yalnızca doğum esnasında değil, gebelik takibi ve sonrası süreçlerinde de kritik öneme sahip olduğunu belirterek, bu mesleğin UNESCO tarafından “yaşayan kültürel miras” olarak kabul edildiğini hatırlattı.

Uluslararası Yaklaşımlar

Dünyanın çeşitli ülkelerinde doğum ve ebelik hizmetlerine olan yaklaşımlar farklılık göstermektedir. Dr. Esencan, “Gelişmiş ülkelerde evde doğum, bir seçenek olarak yeniden önem kazanmaya başladı,” dedi.

Kontrollü, Steril, Tıbbi Doğum Anlayışı Sorgulanıyor

Yüzyıllardır süregelen “kontrollü, steril, tıbbi doğum” anlayışının sorgulanmakta olduğunu ifade eden Dr. Esencan, doğuma karşı artan doğal yaklaşım talebinin evde doğumu gündeme getirdiğini belirtti. Güvenli bir evde doğum için ilgili yasal düzenlemelere ve toplumsal farkındalığın artırılmasına ihtiyaç olduğunu sözlerine ekledi. “Ebeye yapılacak yatırımlar, hem kadına hem de topluma yapılacak yatırımlardır,” şeklinde konuştu.

(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

“`

Related Posts

Yağmur sonrası deniz enfeksiyonlarına dikkat!

Özellikle sağanak yağışların ardından denize girilmesinin, çeşitli sağlık risklerini de beraberinde getirdiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Öztürk, “Yoğun yağışların ardından dere, kanalizasyon ya da yüzey suları denizle buluşur. Bu sular, çeşitli mikroorganizmalar, bakteriler ve hatta parazitlerle yüklü olabilir. Bu da, çocuklarda mide-bağırsak enfeksiyonlarından kulak iltihabına, cilt döküntülerinden göz enfeksiyonlarına kadar birçok sağlık sorununa yol açabilir” dedi.

Uzmanından “lenfödem” uyarısı: Erken evrede tanınması önemli

Uzmanından “lenfödem” uyarısı: Erken evrede tanınması önemli

Sosyal yaşamı zorlaştırıyor! Botoks, hem teri hem de kokuyu önlüyor

Kimi insanlar sıcak yaz günlerinde bile kuru kalabilirken, kimileri ise en serin ortamlarda dahi avuç içlerinden ter damlayacak kadar zorlanıyor. Aşırı terlemenin günümüzde çözümsüz bir sorun olmadığını söyleyen Medikal Estetik Uzmanı Dr. Atakan Bör, botoksun, ter bezlerinin aşırı sinyallerle uyarılmasını önleyerek terlemeyi durdurabildiğine dikkat çekiyor.

Kardiyoloji uzmanı uyardı: Gece çarpıntısını hafife almayın

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Adnan Köşüş, gece uykudan uyandıran kalp çarpıntılarının hafife alınmaması gerektiğini belirterek, bu durumun ritim bozuklukları, kalp hastalıkları, tiroit sorunları ve stres gibi ciddi sağlık problemlerinin belirtisi olabileceğini söyledi.

Keneden ölümler için ‘mRNA aşısı’ umut olabilir mi?

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. İlhan Çetin yaz aylarında ölümlere yol açan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı konusunda ilk yapılan klasik aşı denemelerinin yetersiz kaldığını belirterek, “Ancak şu anda üretilmeye çalışılan aşılar, mRNA teknolojisiyle üretildiği için etkisinin çok yüksek olduğunu görüyoruz. İnşallah insan üzerindeki değerlendirmelerde böyle çıkarsa çok daha etkili olacaktır” dedi.

Sivas’ta KKKA hastalığı tanısı konulan 6 kişinin tedavisi sürüyor

Sivas’ta Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı tanısı konulan 6 kişinin tedavisi, Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Hastanesinde devam ediyor.