CHP’li Nazlıaka’dan “yarı zamanlı çalışma” yönetmeliğine tepki: Yapılmak istenen kadınları kamusal yaşamdan, istihdamdan koparmak, eve hapsetmektir!

“`html

T24 Haber Merkezi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, memurların yarı zamanlı çalışma uygulamasını öngören yeni yönetmelik hakkında bir basın toplantısı düzenledi. Açıklamalarına, son dönemlerde artan kadın cinayetlerine dikkat çekerek başlayan Nazlıaka, yarı zamanlı çalışma yönetmeliği hakkında, “Ülkemiz acıların merkezi haline gelirken, bunları görmezden gelenlerin duyurduğu yeni ‘müjde!’ şu: Memurlar, doğumdan veya evlat edinmeden sonra çocukları ilköğretim çağına gelene kadar yarı zamanlı çalışabilecekmiş! Amaç, kadınları kamu hayatından, istihdamdan ve sosyal yaşamdan tecrit etmektir. Bakım sorumluluğunun sadece kadınların üstüne yüklenmesidir. Kadınları evde sıkıştırmaktır.” açıklamasında bulundu.

Aylin Nazlıaka, memurların yarı zamanlı çalışma koşullarını içeren yönetmelikle ilgili görüşlerini paylaştı. Yönetmelik, çocuk sahibi olan veya üç yaşına kadar olan çocuklarını evlat edinen tüm memurları kapsamaktadır. Ancak kadın ve erkek ayrımına yer vermeden bu uygulamanın hayata geçirilmesi gerektiği belirtilse de Nazlıaka, bunun çok farklı sonuçlar doğuracağını savunuyor. Konuşmasına, “AKP’nin ‘Aile Yılı’ müjdeleri peş peşe geliyor” diyerek devam eden Nazlıaka, ‘Aile Yılı’ ilanından bu yana, en az 281 kadının, 145’i şüpheli ölümler olmak üzere katledildiğini belirtti ve mevcut koruma önlemlerinin yetersiz olduğunu vurguladı.

Özellikle Ayşe Tokyaz cinayetini hatırlatan Nazlıaka, “Eğer İstanbul Sözleşmesi yürürlükte olsaydı, eğer 6284 sayılı yasa geçerli olsaydı;

eğer kadın katillerine cezasızlık sunulmasaydı, eğer kadınların yaşamı bu kadar değersiz görülmeseydi, bugün Ayşe aramızda olacaktı” ifadelerini kullandı ve “Buradan taahhüt ediyoruz: Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu davaların takipçisi olacağız. Ayrıca cinayet sanığı Cemil Koç’un dosyasını da yakın gözlemde tutacağız.” diye ekledi.

“Bu yönetmelik, ‘Annelik en iyi meslektir’ bakış açısının yeniden canlanmasıdır”

Yarı zamanlı çalışma modelinin içeriğine karşı çıkan Nazlıaka, şunları dile getirdi:

Memleketimiz acılar içinde kıvranırken, bu yaşananları hiçe sayanlar, güzel bir ‘müjde!’ verdiler. Neymiş? Memurlar, doğumdan veya evlat edinmeden sonra çocukları ilköğretim çağına erişene kadar yarı zamanlı çalışabilecekmiş!

Bu yönetmelikle amaçlanan şey; kadınları kamu yaşamından, istihdamdan ve sosyal hayattan izole etmektir. Bakım sorumluluğunu yalnızca kadınların sırtına yüklemektir. Kadınları evlerinde haps etmek istemektedir.

Bu yönetmelik, AKP’li Bakanın, ‘Çalışmak istiyorum’ diyen bir kadına, ‘Evdeki işler yeter mi?’ diyerek yanıt veren anlayışın eseridir. Bir başka iktidar temsilcisinin dediği gibi ‘Annelik en iyi meslektir’ söyleminin tekrar canlanmasıdır.

“Bu uygulama ile ‘aileyi koruma’ adı altında kadınların sosyal görünürlüğü azalacak”

Yönetmeliğin amacını açıklayan Nazlıaka, yapılan düzenlemenin “ilk başta ‘aile dostu’ gibi görünmesine rağmen, toplumsal eşitsizliği pekiştirecek ve kurumsal hale getirecektir” iddiasında bulundu. Nazlıaka şöyle devam etti:

Yarı zamanlı çalışma, ‘anne ve baba’ için eşit bir uygulama olarak tanıtılıyor. Ancak Türkiye’de çocuk bakımının sadece annelere ait olduğu düşünülüyor. Bu nedenle yarı zamanlı çalışacak olan aile bireylerinin çoğunluğunun kadın olacağı açıktır. Bu da kadınları ekonomik güvenlikten, toplumsal yaşamdan ve mesleki gelişimden koparacaktır.

Bu uygulama, ‘aileyi koruma’ kisvesi altında kadınların kamu hayattaki varlıklarını silikleştirecektir.

Hiç kimse bizden sessiz kalmamızı beklemesin. İktidar, kadınları tercih yapmaya zorlayan bir ikilemin içine sürüklemektedir: YA ÇOCUK YA KARİYER demektedir.

Biz kadınlar, çocuklarımıza güvenceli koşullarda bakmak ve çalışma hayatında ilerlemek istiyoruz.

Çocuk bakımını kamu sorumluluğundan çıkararak tamamen aile içine ve daha çok da kadınların yüküne atan bu uygulamayı kabul etmiyoruz.

TIKLAYIN – Memurlar için doğum ve evlat edinme sonrasında yarı zamanlı çalışmayı düzenleyen yönetmelik yürürlükte: İşte detaylar…

“Her fırsatta kadınların kazanılmış haklarını budamaya çalışanlar, adeta tereyağından kıl çekercesine bir hak daha elimizden alıyor”

Yeni yönetmeliğin, yarı zamanlı çalışmanın süresinin kademe ve derece ilerlemesi açısından tam süre olarak hesaplanmayacağını ve bu durumun emeklilik ve terfi süreçlerini geciktireceğini belirten Nazlıaka, şunları ekledi:

Çalışma hayatı zaten erkek egemen bir yapıda. Kadınlar cam tavana çarpıyor, terfi edemiyor. Bu uygulama nedeniyle mesleki yükselme imkânları neredeyse sıfıra inecek. Kadınlar, ikame edilebilir işlerde çalışacaklar. Üstelik yarı zamanlı çalışan kadın memurların süt izinleri de iptal ediliyor. Böylece kazanılmış bir hak daha kaybolmuş oluyor. Her fırsatta kadınların haklarını budamaya çalışanlar, adeta tereyağından kıl çekercesine bir hak daha elimizden alıyor. Buna asla müsaade etmeyeceğiz. Kazanılmış haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz.

Yarı zamanlı çalışan memurların maaşlarının ve sosyal haklarının yarı yarıya azalacağının da altını çizen Nazlıaka, konuşmasına şöyle devam etti:

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, bu düzenlemeden 20-30 bin memurun yararlanacağını ifade ediyor. Ama anlaşılan o ki memurların yoksulluk sınırının altında yaşamış olduklarından haberdarlar değil!

Düşünsenize; 50 bin 503 TL aylık alan bir memur, yarı zamanlı çalışma yaparsa 25 bin 250 TL alacak. Bu maaşla nasıl geçinecek? Yurttaşların bireysel borç yükü, yedi ayda 799 milyar TL meningkat. Yılbaşından bu yana bireysel kredi kartı borçları 420 milyar TL arttı. Geçinemeyen memurlar, borçlarını borçla kapatmaya çalışıyor. Kredi kartı olan 39 milyon yurttaşın toplam borcu 2.1 trilyon liraya ulaşmış durumda. Kişi başına 54 bin liradan fazla borç ödüyoruz.

Özetle şu: YARIM HAK, TAM YÜK!

“Kamu kreşleri de tasarruf politikalarından etkileniyor”

Bir diğer sorun da kamu kurumlarında kreş olanaklarının yok denecek kadar az olmasıdır” diyerek açıklamalarına başlayan Nazlıaka, 1987 yılında çıkarılan kamu kurumlarında Çocuk Bakım Evleri açılması ile ilgili düzenlemenin, 0 ile 6 yaş arası en az 50 çocuğun bulunduğu durumlarda kreş açma zorunluluğunu getirdiğini hatırlatarak, 2008 yılında 497 olan kamu kreşlerinin sayısının 2016’da 56’ya düştüğünü belirtti.

2025’in “Aile Yılı” ilan edilmesi bağlamında oluşturulan yeni istihdam politikasını, “kadınları hem iş gücünden hem de sosyal güvencelerden kademeli biçimde dışlanmayı hedefleyen bir sürecin parçası” olarak değerlendiren Nazlıaka, “Bu bir ‘müjde’ değildir” diyerek Cumhuriyet Halk Partisi’nin önerilerini sıraladı:

Her mahallede ücretsiz, nitelikli kreşler açılmalı.

Kadınların bakım yükü hafifletilmeli, sosyal devlet anlayışı yaygınlaştırılmalı.

Babalık izni artırılmalı ve çocuk bakımında ortak sorumluluk teşvik edilmeli.

Bakım emeği kamusallaştırılmalı.

Doğum izni, AB ve OECD ülkeleri ortalamasının üstüne çıkarılmalı.

Kadın örgütlerinin de görüşleri alınmalı.

Gölge Çalışma Bakanı’nın ifade ettiği gibi, Toplu İş Sendikaları görüşmelerine kadınlar dahil edilmelidir. Kadınların sesi ve talepleri masada yer almalıdır.

“Kadınlar vardır, kadınlar her yerde!”

Yönetmelikte “ne toplumsal cinsiyet eşitliği ne de kadının güçlendirilmesi anlayışına” yer verilmediğini belirten Nazlıaka, bu yönetmeliğin “kadınları ev içine hapseden, anneliği yüceltirken kadın emeğini değersizleştiren bir anlayışın ürünü” olduğunu öne sürdü ve sözlerini şu şekilde tamamladı:

Aile içinde kadını görünmez hale getiren, ekonomik ve sosyal güvenceden mahrum bırakan bu anlayışı kesinlikle reddediyoruz.

Biz; eşit, özgür ve onurlu bireylerden oluşan bir toplumun savunucusuyuz. Kadın-erkek eşitliğini temel alan bir aile politikası için savaş veriyoruz.

Bu yönetmelik için yine kadınların görüşleri alınmamıştır. Her zamanki gibi; ben kadınlar adına düşündüm, ben yaptım, oldu anlayışıyla hareket edilmiştir.

Kadınlar yalnızca çocuk doğurmak ve büyütmek için değil; topluma değer katmak, yönetmek, değiştirmek ve dönüştürmek için vardır.

Kadınlar vardır, kadınlar her yerde!

“`

Related Posts

Süveyda’da sükunet sağlanıyor

Süveyda’da 7 gün süren çatışmaların durmasının ardından sükunet sağlandı. Suriye hükümetine bağlı güvenlik güçleri, ateşkesin sabitlenmesi için ön görülen 48 saatlik sürenin dolmasını Süveyda çevresinde bekliyor. Hicri ise Şam’dan gelen yardımlara hükümet yetkililerinin eşlik etmesini engelledi.

Sağlık alanındaki düzenlemeleri içeren kanun teklifi Meclis’te kabul edildi

AK Parti tarafından hazırlanan ve 29 maddeden oluşan ‘Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi.

Fenerbahçe, ikinci hazırlık maçını 2 golle kazandı

Yeni sezon hazırlıklarını Portekiz’de yapan Fenerbahçe, kamptaki ikinci hazırlık maçında 2-0 kazandı.

Nevşehir’de Park Halindeki Araçta Yangın

Nevşehir’de park halindeki otomobilde çıkan yangın itfaiye ekiplerince söndürüldü, araç kullanılamaz hale geldi.

Düğün Yemeğinden Zehirlenme Skandalı

Kastamonu’da düğünde ikram edilen yemek nedeniyle 91 kişi hastaneye başvurdu.

Tolunay Kafkas, Fenerbahçe’nin transfer etmesi gereken 2 yıldızı açık açık söyledi

Teknik direktör Tolunay Kafkas, Fenerbahçe’nin transfer gündemine dair açıklamalar yaptı. Jhon Duran transferini olumlu olarak değerlendiren Kafkas, Sarı-lacivertlilerin Leandro Trossard ve Marco Asensio gibi isimleri de transfer etmesi gerektiğini söyledi.